Emine Ablamı ve Arkadaşını Arkadan Becerdim

Bahar gelmiş çay sezonu başlamıştı. Sağda solda millete yardıma gittiğim oluyordu. Yine bir gün İstanbuldan köye çay toplama gelmiş birine yardıma gitmiştim. Sadece ben değil bir sürü insan vardı. Sabah hava çok güzeldi. ancak öğleden sonra hava kapandı ve yağmaya başladı. Millet hazırlıksız olduğu için ,ıslanmadan gitti. Köyün ıssız yerlerinden birindeydik. Yağmurdan ikimizde sırıl sıklam olmuştuk.Dinlenmek için ağaçların altında oturmaya karar verdik. Ben sigara

yaktım. Emineye içip içmeyeceğini sordum. İçmek istemedi, için ısınır deyince ağzımdakini ona verip ben başka bir tane yaktım. Elbiseler üzerine yapışmış üzeri sırıl sıklam olmuştu. Yağmurun şiddeti geçmiş güneş gözünü göstermişti. Emine karşımda müthiş bir manzara almıştı. Zaten bakımlı bir kadındı. Ben onu izlerken dalıp girmişim. Bunun farkına varmış olacak ki bana ne yaptığımı sordu. Önce utandım bişey diyemedim ama ısrar edince düşündüklerimi anlattım ve ona bayıldığımı söyledim. Önce kızar gibi oldu ama bir şey demedi Kalkalım dedi ve ayağa kalktı. Bende ayağa kalktım ve arkadan ellerimi göğüslerine uzatarak ona yapıştım. Tepki vermeden öylece bekledi. Olmaz dedi. Buna çok ihtiyacım var lütfen dedim. Seni elimle boşaltırsam bana bir şey yapmayacağına söz ver dedi. Daha önceki tecrübelerimden ben ona amını yalamayı teklif ettim ve bunu yaparsam ona bir şey yapmayacağımı söyledim. Biraz mırın kırın ettikten sonra çaresizce kabul etti. Onu sırt üstü yatırıp bacaklarını araladım . Yağmurdan ıslanmış donunu yırtarak çıkarttım ve yavaşça dilimle amına dokundum. Ürktü ve elleriyle kafamı tuttu. Ben ısrar edince buna müsaade etti. Ben yaladıkça tepkisiz duruyordu. Dil darbelerimi kesik kesik yapmaya başlayınca tahrik olmaya ve sessizce inlemeye başladı. İstediğim oluyordu. Onu zevke getirmeyi başarmıştım. Kafamı kaldırmamla karşımda sabah bizimle çay toplayan zehrayı gördüm. Onu gördüğümü fark edince kaçmaya başladı. Koşarak onu yakaladım ve eminenin yanına getirdim. Hiç ses çıkarmıyordu. emineye ne yapacağız dedim. Yapacak bişey yok onuda bize ortak edeceğiz dedi. Bu benim için en büyük hediye olurdu. Zehra bağırmaya çığlık atmaya başlamıştı ki emine ağzını tutup onu sırt üstü yatırdı be acele et dedi. Heyecandan kazık gibi olan sikimi çıkartıp sıvazladım ve Zehraya bu senin dedim. Ağzı kapalı olduğu için sadece kıvranıyordu. Eteğini yukarı sıyırdım ve külotunu aşağı çektim bana tekme atmaya çalışıyordu. Ayaklarını tutup karnına doğru iki yana ayırdım. Körpecik amı karşımdaydı.Sikimin kafasını amına değdirdiğimde surat ifadesi değişmişti. Yavaşça içine girdim ve hareketlerimi hızlandırmaya başladım. Bir süre sonra Emine abla ağzını ve onu bırakmıştı. Artık mücadele etmiyor sadece aldığı zevkten kıvranıyordu. Kasıldığını fark ettim ve az sonra derin bir ohh çekti ve bana sıkıca sarıldı. Bir iki gidiş gelişten sonra boşalacağımı anladım ve sikimi çıkartıp Emineye uzattım. Ben ağzına alsın diye uzatmıştım ama o eliyle tutarak boşalmamı sağladı ve kendince kurtuldu. Hava kararmak üzereydi. Çayları ayarlayıp köye geldik. Zehra hiç bir şey demeden evine gitti. Köyün girişinde emineyle ben de ayrıldık. Benim aklım eminede kalmıştı. Bütün gece onu düşündüm. Ne yapıp yapıp onu sikmeliydim. Şansı yaver girmiş kurtulmuştu elimden. Sabaha yakın kalkıp onun evine doğru yol aldım. Gizlice ahıra saklandım. Ahırda bir tane ineği vardı. Sabaha yakın onu yedirip çaya gitmek zorundaydı. Biraz sonra kapı sesi duyuldu ve ahıra geldi ışığı yaktı ve korktuğundan olacak ahırın kapısını içerden kilitledi. daha dışarıda hava karanlıktı. İstediğim her şey gerçekleşiyordu. Birden beni görünce ürktü ve kıpkırmızı oldu. Hiç ses çıkarmadı. Eğer gitmezsem bağıracağını söyledi. Seni sikmeden bir yere gitmem dedim. Gel razı ol ikimizde zevk alalım yoksa zorla yapacağım dedim. olmaz falan dediyse de ben anlamdım. Onu itekleyip otların üzerine yıktım. Hemen kalkarak bana iyi bir tokat attı ve kapıya yeltendi. Çok güçlü bir kadındı. Dün çayda duyulmaktan korktuğu için ses çıkarmadığı belliydi. Arkadan saçlarından yakaladığım gibi yere yıktım ve sürükleyerek tekrar otların üzerine yıktım. Bütün gücümle üzerine abandım. Rezil olmamak için bağıramıyordu.Neredeyse her tarafını yırttım.Güçlü bir hamleyle beni üzerinden attı ve yeniden kapıya yöneldi. Kolumu boynuna dolayarak belini dizimin üzerine aldım ve zorlayarak onu domalmış vaziyete getirerek kafasını otların içine gömdüm . Yırtık eteğini komple yırtarak çıkarttım ve donunu da yırttım. Amı çillop gibi önümdeydi. Bir elimle kafasını tutup diğer elimle de sikimi çıkarttım. Boğuşmaktan demir gibi olan sikimi hızlı bir hamleyle amına batırdım. Ve eziyet edercesine pompalamaya başladım. Ben pompaladıkça oda yorgun düştü. Zaten doğru dürüst nefes alamıyordu ve benimle birlikte oda boşaldı ve yere yığıldı. Üzerinden kalkarak yüzünü bana doğru çevirdim. Dudaklarına bir öpücük konurdum ve pantolonumu yukarı çekip ayağa kalktım. Akşama muhakkak geleceğim dedim ve ahırdan çıktım